10 Aralık 2019 Salı

İSLAM, ŞİDDET'LE YOK EDİLİYOR!

✅50. yazımı hayatımda hiç görmediğim, varlığından ise katlinden çok sonra haberdar olduğum ve o saatten sonra hayatımda önemli bir yere sahip olan Farkhunda (Ferhunde) MALİKZADE hakkında yazıyorum.
İstedim ki Farkhunda unutulmasın. İstedim ki İslam şemsiyesi altında yapılan tüm bu linçler, öldürmeler, dövmeler, haksızlıklar, yolsuzluklar, kesmeler, asmalar, biçmeler... gün yüzüne çıksın. İçlerindeki bastırılmış o şiddet eğilimlerini, gün yüzüne çıkartmak için kendilerine sağlam bir gerekçe (İslam Dini) bulmuş radikal ve marjinal insan(!) veya insan topluluklarının(!) masum insanlara hatta insanlığa yaptıklarını bilin istedim. 
✅Farkhunda... İslam'ın güzel kızı. Hiç batmayan güneşi. Hurafecilerin, din tüccarlarının, noksan akılların başedemediği ve kirli zihinleriyle kirletemedikleri beyaz mendil.
Farkhunda... Güneşin bile kıskandığı aydınlık. İslam'ın insanlaştıramadığı ilkel zihinlerin, karanlık kuyularına meydan okuyan beyaz güvercin. Yüklendiğin davandan seni mahrum etmek için miydi bedenini yapılan tüm bu vahşet? Şerefli davanı aklının ve kalbinin omuzladığını bilmiyorlar mıydı? Bir Farkhunda'nın gidişinin kirli zihinlerinin karşısında her zaman duracak olan bin Farkhunda'nın habercisi olacağını nasıl düşünemediler? 
"19 Mart 2015 linç kelimesinin bile anlamından utandırıldığı o kara gün" e bir dönelim..
 ✅Farkhunda Malikzade 27 yaşında, inançlarına sıkı bağlı, fikri hür, vicdanı gür bir Müslüman kadındı. Öğretmen olmak istiyordu. Böylesi bir donanımlı şahsiyetin nasıl güzel nesiller yetiştireceğinin  sadece tahayyülüyle kalacağımızı öğrenmemiz gecikmedi. 19 Mart 2015'de Afganistan'da yaşanan kıyımdan bahsediyorum. Müslüman bir kadına müslümanlar(!) güruhu yaptı, tüm dünya izledi.
 Peki o gün ne olmuştu? 
Küçük kağıtlara bir şeyler yazıp insanların dini hassasiyetini kullanıp onlara umut aşılayan bir din tüccarının, "dinde muskalara yer yok" diyerek işine taş koymuştu Ferhunde. Hurafeci, din soytarısı olan bu adam durur mu? "Bu kadın Kur'an'ı yaktı! Siz nasıl müslümanlarsınız!" diyerek iftira attı. Ferhunde yavaş yavaş toplanan bu insan(!) topluluğu arasında ne kadar kendini savunsa da gözü dönmüş kan emiciler kulaklarını tıkamaya çoktan  hazırdılar. Ve Ferhunde'nin linci başladı. Ferhunde'yi tekmelediler, çatıdan artılar, kafasını taşla ezdiler yetmedi benzin döküp yaktılar. Kendilerini İslam'ın muhafızları(!) olarak gören bu kirli zihinler sadece Ferhunde'nin değil İslam'ın da kıyımını yaptılar. Neden mi? Nedenleri zihninizi uzun süre meşgul etsin lütfen.
✅Ferhunde'nin linç görüntülerini saniye saniye kaydedip internette,  "Bu da islam düşmanlarına ibret olsun!" başlığıyla paylaşan vicdanını ipotek etmiş noksan akıllı varlık, asıl İslam ve insanlık düşmanı kirli ve evrimini tamamlayamamış zihinlerinizdir. 
✅Bu mesnetsiz ideolojilerden İslam çok yara aldı ve hâlâ alıyor.  Bu bağlamda savaştan, kaostan beslenen din(!), ırk ve ideolojilerin açmış oldukları enkazı çocuklar üzerinden çok iyi anlatan "Buda as sharm foru rikht" filmini izlemenizi tavsiye ediyorum. Baktay (filmdeki çocuk karakter) ile hepinizin tanışmasını istiyorum.  Filmin en can alıcı ve düşündürücü yeri sanırım son sahnedeki diyalog; 
Baktay: Ben savaş oyunu oynamak istemiyorum.
Abbas: Baktay, ölmelisin. Ancak ölürsen özgür olursun.
Odağında insan onuru, özgürlük, barış ve esenlik olan İslam düşüncesini;  nasıl oluyor da "ancak ölürsen özgür olabilirsin"e dönüştürüyoruz?? Bu soru ve Farkhunda'nın uzun süre zihinlerimizi mesgul edebilmesi temennisiyle.
Kübra Değirmenci



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder